Sodom, 1980’lerin başında Angelripper, Witchhunter ve Agressor tarafından kuruldu.. Venom ve Motorhead gruplarından oldukça etkilenen üçlü kendilerini en sert heavy metal’i yapmaya adadılar. Sodom’un ilk iki demosu “Witching Metal” (1983) ve “Victims of Death” (1984) sansasyon yaratacak kadar etkili oldu ve grup bu demolar sayesinde Venom ve Destruction altında birkaç konserde çaldı.. Akabinde ise grubun ilk müzik şirketi olan Steamhammer 1984’te gruba bir anlaşma önerdi.. Stüdyo aşamasından önce gitarist Agressor gruptan ayrıldı ve yerine Grave Violator katılırken grup ilk EP’si “In The Sign of Evil”i kaydetti..
1985’teki başarılarının ardından – Belçika’da 1000 kişiye çalmışlardı- ilk albümleri “Obsessed By Cruelty” için stüdyoya girdiler. Albümün kaydı bittikten sonra, Destructor gruptan ayrıldı.. Albümü 1987’de “Expurse of Sodomy” EP’si takip etti.. EP, Frank Blackfire’ın Sodom’la ilk albümüydü.. EP’de ayrıca bir Sodom klasiği haline gelen ve bir yerde Sodom’u meşhur eden parça “Sodomy and Lust” da bulunuyordu.. Aynı yıl grubun ikinci albümü “Persecution Mania” çıktı. Basın, albümü “muhteşem bir thrash” albümü olarak değerlendirdi ve Sodom nihayetinde uluslararası alanda sesini duyurmuştu.. Grup 1988’de Amerikalı thrash grubu Whiplash ile ilk Avrupa turuna çıktı. Sodom’un ilk canlı albümü “Mortal Way Of Live” Dortmund ve Düsseldorf konserlerinin karması şeklinde kaydedildi..
Grubun satış rakamları tüm beklentilerini karşılıyordu fakat bu yeni albüm grubun eski hayranlarını pek memnun etmemişti.. 1989’da Sodom en büyük canlı performansını gerçekleştirdi ve Katovice, Polonya’da 10.000 kişiye çaldı. Grubun en sağlam albümlerinden olan “Agent Orange” 1989’da raflarda yerini bulurken dünyanın en iyi thrash metal albümleri arasına girdi.. Grup bu albümde Helloween, Voivod ve Kreator prodüksiyonlarıyla adını duyuran Harris Johns ile çalıştı..
Henüz o yıllarda henüz tanınmayan Brezilyalı metal grubu Sepultura ise Sodom’a Avrupa turnesinde eşlik ettikten sonra yükselişe geçti.. Bu arada Frank Blackfire, KREATOR’a katılınca Mekong Delta’nın gitaristi Frank’in yerine turne kadrosuna eklendi..
1990’da çıakrdıkları “Better Off Dead” albümü gitarist Michael Hoffman (Assassin) desteğiyle çıksa da Hoffman da grubu bir Brezilyalı hatun için bıraktı.. 1991 sonbaharında Hoffman’ın yerine Andy Brings katıldı gruba.. 1992’de yeni albüm “Tapping The Vein” piyasaya çıktı ve grup “Body Parts”, “Wachtrum” gibi parçalarla en sert Sodom albümünü yakalamıştı..
Aynı yıl içinde baterist Witchhunter gruptan ayrılarak yerini Atomic Steif’e bıraktı.. Sodom altıncı albümü “Get What you Deserve”ü 1993’te çıkarırken “Die stumme Ursel” metal alemine bomba gibi düştü.. Sodom onuncu yılını gelmiş geçmiş bütün müzisyenleriyle aynı sahnede kutladı..
Ertesi sene başka bir canlı albüm olan “Marooned Live” piyasaya çıktı. Sodom’un yedinci stüdyo albümü “Masquerade In Blood” (1995) Gelsenkirschen’deki RA.SH stüdyolarında Uli Pösselt direktörlüğünde kaydedildi.. Grup yine gitarist değiştirdi.. Andy Brings gruptan ayrıldı ve yerine Dirk-Strahli-Strahlmeier geldi. 1996 senesinde Angelripper ilk solo albümünü yaptı. “Ein schöner Tag” albümü G.U.N. Records etiketiyle çıktı.. Çeşitli müzisyenlerin desteğiyle albüm, en popüler Alman içki şarkılarıyla ve iki orijinal kompozisyondan oluşuyordu..
Grup, müzik şirketini değiştirip G.U.N. ile anlaşırken 1996’da “Til Death Do Us Unite” albümü şirketin ilk Sodom albümüydü.. Altı yıl sonra kontrol tekrar Harris Johns’taydı.. Şarkılarda işlenen konular bazı insanları çok kızdıracak nitelikteydi.. “Fuck The Police” şarkısı Amerikan polisini oldukça sinirlendirdi..
Yeni bir albümle Sodom, hem ülkede hem dünyada nasıl bu kadar başarılı olduklarını ispatlar gibiydi.. “’Til Death Do Us Unite” diğer Sodom albümleriyle hemen hemen aynı tepkiyi aldı.